– Ökaryot hücrelerde çeşitli iç bölmeler bulunur. Membrana bağlı organeller, mikro-ortamlarda çok spesifik işlevlere izin verecek şekilde hem hücre içindeki sitoplazmadan hem hücre dışındaki ortamdan korunmuş olur. Örneğin, hücre çekirdeğine denetimli koşullar gerekir, bu sayede içindeki genlerde kesin ayarlamalar mümkün olur. O yüzden iki kat membran ile sarılıdır. Buna, çekirdek zarfı adı verilir. Gözenekleri sayesinde moleküllerin, örneğin MRNA’ların giriş çıkışı kontrol edilebilir. Ayrıca, bazı proteinlere yükseltgen ortam gerekir ve bunlar sitosolden ayrı tutulmalıdır, çünkü sitosol indirgen niteliktedir. Böylece, ribozomlar bu proteinleri endoplazmik retikulumda üretir, burada kritik dönüşümlerden de geçebilirler. Hatta nihai hedeflerine doğru yol alırken, vezikül denen küçük kimyasal mikrokozmoslarda önemli ölçüde hareketlenmeleri de mümkündür. Peroksizomlar gibi başka organeller ise kendi zararlı yan ürünlerine, sözgelimi hidrojen peroksite karşı koruma sağlamak için bazı enzimleri ele geçirirler. Bunlar, toksik bileşikleri su gibi zararsız moleküllere dönüştüren enzimlerdir. Lizozomlar da enzimleri kendilerinden ayırır, ama farklı bir nedenle. Amaç, sitoplazmanın kaldırabileceğinden çok daha düşük pH değeri gerektiren sindirim reaksiyonlarını korumaktır. Mitokondrilerin de iki membranları arasında yer alan iç ortamı asitlidir. Bu membranlar enerji üretimine katkıda bulunmaktadır. Genel olarak bakıldığında ökaryotların bölümlenmesi, birbirinden ayrılmaksızın aynı anda yapılsa birbiriyle uyumsuz olacak işlemlerin pürüzsüz biçimde gerçekleştirilmesini sağlar.