– [Anlatan] Gregor Mendel’in ilk deneyleri ebeveynlerin özelliklerinin birimlerle, genlerle çocuklara aktarıldığını kanıtlamıştır. Her organizmada her biri bir ebeveynden gelen allel adı verilen iki gen kopyası bulunur. Mendel’in bir sonraki deneyi, bezelye bitkisindeki boy ve çiçek rengi gibi iki farklı niteliği barındıran dihibrit çaprazlamayı kullanarak bir niteliğin aktarımının diğerinin aktarımını etkileyip etkilemediğini inceler. Dihibrit çaprazlamada ebeveynlerden birim olarak alınan iki niteliğin allelleri incelendiğinde, F1 nesli türediğinde F2 nesli gençlerin daima ya dominant ya da çekinik fenotip sergilerken asla ikisinin kombinasyonunu barındırmadığı gözlemlenir. Mendel, dihibrit F1 bezelyelerini çaprazladığında her 16 F2 nesli genç içinden dokuzunun iki dominant fenotip, üçünün bir dominant fenotip ve bir çekinik fenotip, üçünün çekinik ve dominant fenotiplerin ters eşleşmelerini, birinin de iki çekinik fenotipi de barındırdığını gözlemler. Her bir nitelik için dominant ve çekinik fenotiplerin oranı F2 nesli içinde üçte bir seviyesindedir. Dört fenotip kombinasyonunun bir arada gözlemlenmesi için boyu belirleyen dominant ve çekinik allellerin çiçek rengini belirleyen dominant ve çekinik allellere bağlı olmaması gerekir. Bu gözlemler Mendel’in Bağımsız Dağılım İlkesi’nin temelini oluşturur. Bu ilke gereğince farklı genlerin allelleri birbirlerinden bağımsız gametlere ayrılır. Dokuz, üç, üç, bir fenotip oranı her bir dihibrit ebeveynin bütün olası dominant ve çekinik allel kombinasyonlarını aktarma potansiyeline sahip olduğunu gösterir. Yani uzun ve mor çiçekli, uzun ve beyaz çiçekli, kısa ve mor çiçekli ya da kısa ve beyaz çiçekli.