Her tür çözünen maddeyi çözebilecek tek bir çözücü yoktur. Belirli bir çözücü içinde kolaylıkla çözünen bazı maddeler, farklı bir çözücü içinde çözünmeyebilir. Hangi çözücüde hangi maddelerin çözündüğünü tahmin etmenin basit bir yolu, "benzer çözülür gibi" ifadesidir. Bu, tuz ve şeker gibi kutupsal maddelerin su gibi kutupsal bir maddede çözündüğü anlamına gelir. Buna karşılık, polar olmayan maddeler, karbon tetraklorür gibi polar olmayan çözücülerde daha fazla çözünür.
Bu seçici çözünürlük, çözünen ve çözücü molekülleri içindeki ve çözelti içindeki çözünen ve çözücü molekülleri arasındaki moleküller arası kuvvetlerle açıklanabilir. Çözünen moleküller ve çözücü moleküller arasındaki daha güçlü moleküller arası kuvvetler, çözücü içinde çözünen maddenin daha fazla çözünürlüğünü sağlar. Genellikle polar çözünen maddeleri bir arada tutan iyonik etkileşimler ve hidrojen bağı, yalnızca polar çözünen moleküller ve polar çözücü moleküller arasındaki dipol-dipol çekimleri gibi diğer güçlü kuvvetlerle aşılabilir.
Polar olmayan çözünen maddeler arasındaki dağılım kuvvetleri, ağırlıklı olarak polar olmayan çözünen moleküller ve polar olmayan çözücü moleküller arasındaki dağılım kuvvetleriyle aşılır ve polar etkileşimleri kırmak için yeterince güçlü değildir. İyot ve karbondioksit gibi polar olmayan maddeler suda çözünebilse de çözünürlükleri sınırlıdır.
Çözüm homojen olmalıdır; yani, tek tip bir görünüme ve çözücü boyunca aynı konsantrasyonda çözünen maddeye sahip olmalıdır. Bir şeker şurubu ve saf suyun aynı tankta olduğunu, ancak bir bariyerle ayrıldığını düşünün. Bariyer kaldırıldığında, sıvılar homojen bir çözelti oluşturmak için kendiliğinden karışır. Bu fenomene konsantrasyon dengeleme denir.