– [Anlatıcı] Endokrin sinyal iletimi farklı organlarda bulunan hücrelerin birbiriyle iletişimini sağlar. Örneğin, hipofiz bezinin böbreklerle iletişim kurması gerekebilir. Bu durumda hormonlar, sinyal ileten ligandlar kan akımıyla hedef hücrelerine ulaşabilir. Örneğin, hipofiz bezi böbreklere sinyal göndererek idrardaki suyu tekrar özümseme komutu verecektir. Bunun için arginin vasopressin ya da AVP diye bilinen hormonu kana salgılar. Kan böbreklerden süzülürken AVP, hedeflenen böbrek hücrelerinde G proteinine kenetli reseptörü AVPR2’ye bağlanır. Hormonun etkinleşmesiyle birlikte G proteini alt birimleri reseptörden ayrılıp adenilat siklazı etkinleştirerek ikinci bir haberci olan döngüsel AMP’yi oluştururlar. Döngüsel AMP’nin harekete geçirdiği hücre içi sinyal iletim kaskadında protein kinaz A ya da PKA vardır. PKA iki işlevi yerine getirir: İlki, APQ2 su kanalının fosforilasyonudur. Bu kanal, sitoplazmik veziküllerde saklanır. Söz konusu işlem, vezikül ile kanalı hücre zarına taşıyarak böbrek hücrelerine tekrar su akımına olanak verir. İkinci olarak, PKA, hücre çekirdeğindeki CREB’e fosforilasyon uygulayarak AQP2 genine bağlanmasını sağlar ve transkripsiyonunu başlatır. Sonra da yeni su kanallarına (AQP) çeviri yapılır. Sonuç olarak endokrin sinyal iletimi, osmos regülasyonu ve uzaktaki bir hücre kümesiyle iletişim gerektiren başka işlevlerde hayati önem taşımaktadır.